22 Aralık 2016 Perşembe

Geçmişten Günümüze Bilim Kurgu Romanları ve Filmleri

True History -2.yy
Bilinen en eski bilim kurgu örneği 2.yy'da Lucian'ın True History'siyle başlar.

File:Lucianus.jpg
Lucian of Samasata


Binbir Gece Masalları -8.yy
Ardından Orta Çağ'da kaleme alınmış, Orta Doğu kökenli Binbir Gece Masalları gelir. Bu edebi eser anonimdir. Binbir Gece Masalları Şehrazad'ın hükümdar kocasına anlattığı hikayelerden oluşur. Bu eser sinema ve televizyona pek çok kez uyarlanmıştır. Ancak hiçbir sinema veya televizyon uyarlamasında esere sadık kalınmamış, çoğu kez asıl konusunun dışına çıkıp daha günümüz haline getirilmeye çalışılmıştır. Bunların bir örneği Hollywood filmi olan Arabian Nights'dır. Daha sonraları Binbir Gündüz Masalları adında bir eser daha çıkmıştır.
 
Şehrazad ve Pers Sehinşahı Şehriyar

The Tale of the Bamboo Cutter(Bambu Kesicisinin Masalı) 10.yy
10.yy'da The Tale of the Bamboo Cutter(Bambu Kesicisinin Masalı) gelir. Eser folklorik unsurlar bulunduran bir Japon kurgusal nesirdir. Kaybolmamış en eski Japon düz yazısı olarak da adlandırılır. The Tale of the Bamboo Cutter yaşlı bir çiftin ormanda buldukları sihirli bir bebeği büyütme serüvenini anlatıyor. Eser 2015 yılında Prenses Kaguya'nın Masalı olarak filme uyarlanmıştır. Film Oscar'da En İyi Animasyon Adayı gösterilmiştir.

Prenses Kaguya'nın Keşfi

Theaodologous Autodidactus(Otoridaktus Teolojisi)- 1268-1277
Bir diğer anlamıyla kendi kendini eğitmiş ilahiyatçı olarak adlandırılır. Bu eser ilk Arapça romanlardan biridir. Issız bir ada hikayesidir.

Historie comique des Etats et Empires du Soleil- 1650-1655

Fransız yazar Cyrano de Bergerac tarafından 1650-1655 yılları arasında yazılmıştır.
Image illustrative de l'article Histoire comique des États et Empires du Soleil
Eserin içeriği ile alakalı temsili resim


  • Tarihte yer alan farklı dillerde yazılmış bilim kurgu eserlerin yanında dünyayı kurgu ve hikayecilik anlamında destekleyen asıl ürünler mitolojilere dayanır. Ayrıca ilk gerçek bilim kurgu örnekleri Voltaire'den Micromega, Jonathan Swift'den Gulliver'in Seyehatler ve Kepler'den Somnium'dur. 
  • 18.yy'da bilim kurgu bir edebiyat türü olarak gelişmeye başlamıştır.


Frankenstein- 19.yy
19.yy'da Mary Shelly taraından yazılan bilim kurgunun tanınmasına yardımcı olan yapıt. Aynı zaman da The Last Man'i de yazan Mary Shelly radikal siyasal görüşleriyle tanınan bir insandır.
Felsefi bir roman olarak da bilinen Frankenstein birçok kez sinema ve tiyatoya uyarlanmıştır. Eser korku kategorisinde de yer alır. Frankenstein yaratığın değil yaratıcısının adıdır. Romanda toplumdan soyutlanan ve hayat serüvenlerinde başarısız olan insanların acıklı öyküsü anlatılmaktadır.
Richard Rothwell'ın fırçasından "Mary Shelley". Tablo 1840'da yapılmış.
Mary Shelly


  • 20.yy başlarında ise çoğu Amerika'lı dergilerden çoğalan ve Amazing Stories dergisinin kurucusu Hugo Gernsback'ten etkilenen bir dizi yeni kuşak yazarlar ortaya çıkmıştır. Isaac Asimov, Damon Knight, Donald A. Wolheim, Frederik Pohl, James Blish, Judith Merril 20 yy'ın içinde bulunan yazarlardır. Bu dönemin tanınmış yazarları arasında Robert Anson Heinlein bilim kurgu yazarlarının duayeni olarak tanınmıştır.
  • 1950lilerin Beat Kuşağında yer alan William S. Burroghs postmodernizm ve hiciv türlerinde eserler kaleme almıştır.


Dune(Kum Tepeciği)- 1960-70'ler
1960 ve 1970'lerde Frank Herbert Dune adlı bir bilim kurgu serisi çıkarmıştır. Serinin totali sosyolojik, psikolojik ve felsefik anlamda gözlemler içerir. Din, siyaset, ekonomi, kadın, erkek, cinsellik gibi birbirinden farklı toplumsal konuları bir bütün halinde yansıtmıştır.

Star Trek(Uzay Yolu)- 1966
1966'da Gene Roddenberry tarafından oluşturulan Star Trek(Uzay Yolu) adında bir televizyon dizi başlamıştır. Bu yapıtın aynı zamanda film ve roman uyarlamaları da söz konusudur. Star Trek 3.Dünya savaşından sonra insanların galakside diğer canlılarla bütünlük kurarak Birleşik Gezegenler Federasyonunu oluşturdukları kurgusal bir geleceği anlatır.


Kaptan Kirk ve Mürettebat


Ringworld(Halka Düya)- 1970'ler
1970'ler de Lary Niven'ın konusu bir yıldızın etrafında halka halinde ki dünyanın hikayesidir. Türkiye'de İthaki Yayınları tarafından yayınlanmıştır.
Larry Niven (Paris, 2010).
Lary Niven

Neuromancer- 1980'ler
1980'ler de William Gibson tarafından yazılmış bilim kurgu romanıdır. Bu roman siberpunk olarak nitelendirilebilir. Siberpunk ya da siber çılgınlık yüksek teknoloji düşük yaşam olarak nitelendirilir ve Gibson günümüz Japonya'sını siberpunk olarak adlandırmıştır.
Neuromancer Gibson'ın Sprawl üçlemesinin ilk kitabıdır. Daha sonra bu üçleme Matrix Avcısı adı altında tekrar yayınlanmıştır. Türkiye'de Sarmal Yayınlarınca yayınlanmıştır.
Neuromancer ilk basımının ön kapağı.


Star Wars(Yıldız Savaşları)- 1977
Buna takiben 25 Mayıs 1977 tarihinde George Lucas serinin ilk filmi olan Star Wars'u(Yıldız Savaşları) yaratır. Star Wars popüler kültürün gelişmesinde önemli bir rol oynamıştır ve daha sonraları belirli aralıklarla serinin diğer filmleri çıkmıştır. Darth Vader'sa bu seride öne çıkan karakterlerdendir. Zira kendisi zalimliği ve coolluğuyla ön planda olmuştur.
Film kurgusal bir galakside geçmektedir. Serilerde Güç unsuru hakimdir. Güç'ü iyilik için kullanan Jediler ve galaksiyi ele geçirmek amacıyla karanlık tarafa geçen Sithler'in mücadelesi konu edilir efenim.


Marooned in Realtime -1986
1986'da Amerikalı yazar Vernor Vinge tarafından yazılan bilim kurgu romanıdır. İki dalda ödül alan bu roman cinayet ve zaman yolculuğunu içinde barındırmıştır. Devam kitapları Barış Savaş'ı ve Kontrolsüz'dür.
MaroonedInRealtime(1stEd).jpg
İlk Basım

Bir Otostopçunun Galaksi Rehberi
Seri Arthur Dent ismindeki bir İngiliz'in uzayda kestirme bir yol yapılması için dünyanın patlatılmasından sonra uzaya gitmek için otostop çekmesini anlatır. Roman'ın ilginç olayları, farklı karakterleri ve absürt olaylarıyla yazıldığı günden bu yana her yaşta severek okunan bir eser olmuştur. Daha sonra bu serinin filmi de çıkmıştır.

Diğer Bilim Kurgu Kitap Önerileri

Bir Uzay Efsanesi - Arthur C. Clarke
Marslı - Andy Weir
Androidler Elektrikli Koyun Düşler Mi? - Philip K.Dick
Zeplin - Karin Tidbeck
Işık Tanrısı - Roger Zelazny
Yıkıma Giden Adam - Alfred Bester
Ben Robot - Isaac Asimov
Karanlığın Sol El i- Ursula K. Le Guin
Zaman Makinesi - H. G. Wells
Cesur Yeni Dünya - Aldous Huxley
Fahrenheit 451 - Ray Bradbury
Metro 2033 - Dmitry Glukhovsky


31 Ocak 2016 Pazar

Planlanmış Ölümün Arifesi

Bilindik hissiyatlar, dejavular, gözyaşları, silinmesi imkansız anılar...
Bir yandan hatırlamak istememek, diğer yandan boşvermenin sonucu biriken acılar.
Neden körüz böyle?
Neden bile bile acılarımızla ölüme gidiyoruz?
Az çok tahmin edebildiğimiz sonlarımıza neden engel olamıyoruz?
Kör olsun iradenin gözü.
Sadece anı yaşamak kolay geliyor değil mi? Her şey mükemmel, gram derdin yok. Üstüne derdi tasası olanları göremeyecek kadar hazdan körsün. Bir kaç saniyeliğine bu mutluluğun geçici olduğu geliyor aklına. "Boşver anı yaşa!" deyiveriyorsun ardından. Mantık fakirisin. Beynin seni duygularınla yönetiyor. Gökyüzünde süzülmekle meşgulsun. Somut-soyut her şey senin için birer toz bulutundan ibaret. Çarpan her kasırga rahatlatıcı bir esinti, her şimşek hoş bir melodi senin için. Çünkü körsün. İraden seni kör etti.
Bir süre sonra hayallerinle uçarken yere çakıldın ve uykundan uyandın. Hissettiğin tek şeyin hiçlik olduğunu anladığında gözlerine kavuştun. Saçlarını kestin, tanımadığın insanlarla konuştun, ıssız sokaklarda yürüdün, düşündün. Artık planlanmış ölümünü görebildiğini fark ettin. Artık; özgür olduğunu fark ettin.

27 Aralık 2015 Pazar

Yazmak ya da "yazamamak" -Çukurova Kitap Fuarı 2016-

Şu grip ne lanet bir şey. Ne geçesi var ne kalası. Abi bitiyorsan bit, bitmeyeceksen de geçmiş gibi davranma. C vitamini alacağım diye asit fazlalığından öleceğim yakında.
Neyse konumuz bu değil. Son zamanlarda ki stresim ne yazık ki yazılara da yansıyor. Bu durumdan dolayı özür dilemeyi bir borç bilirim. Gerek sınavlar, gerek zaman kıstası derken en sevdiğim şeylere zaman ayıramıyorum. Böyle en ufak bir pazar tatili yakaladığımda da basıyorum blogu.
Hazır tozlu tuşlara dokunmuşken biraz güncel şeylerden bahsedeyim.
9-17 Ocak 2016'da Çukurova Kitap Fuarı var efenim. 9.yılında 9 gün boyunca fuar açık olacak. Vakit bulup da giden olursa iyice araştırsın yeni kitaplar keşfetsin. Önyargıya Hayır! Ben mi? Şey... Tam o tarihlere denk gelen sınavlarımı bir şekilde kalıba sokabilirsem gideceğim. Gittiğimde de mutlaka aldığım kitapları ve önerebileceğim yazarları blogumda paylaşacağım. 
Uzun süre sosyal medya da bulunamayabilirim. Ben yokken Ken Grimwood okuyabilir ve Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku'yu izleyebilirsiniz. Saygılar, sevgiler guys!

17 Aralık 2015 Perşembe

Kendinize Uygun Kitapları Nasıl Seçersiniz?


Bu soru aslında "Kitap Okuma Alışkanlığı Nasıl Kazanılır?" sorusuyla paraleldir. Kişi, genellikle ilk başta kitap okuma alışkanlığının olmadığını, daha sonra da bunun kendisine uygun kitabı bulamadığından kaynaklı olduğunu söyler. "Çabuk sıkılıyorum." "Kitap içeriği ilgi çekici gelmiyor." "Okuduğumu anlamıyorum." "Okurken uykum geliyor," gibi türevi sorunları yaşıyorsanız evet, kendinize uygun kitap türünü bulmaya ihtiyacınız var! Ve tabii ki gerçekten bu alışkanlık için zamanınızı feda etmeyi göze alıyorsanız :)
Öncelikle şimdiye kadar okuyup\okuyamayıp sıkıldığınız kitapları tekrar bir gözden geçirin. O kitapların türlerini bir yere not alın. Bu sayede hangi kitap türlerinde ciddi anlamda bunaldığınızı öğrenebilirsiniz.
Diğer bir aşama film zevki. Filme uyarlanan kitapları ele alacak olursak film seçiminiz de kitap seçiminizi ve zevkinizi etkileyen unsurlardan. Bilim kurgu filmlerini seviyorsanız o alanda yazılan kitapları da severek okuyabilirsiniz.
Son olarak kitap araştırması ve yorumları. Herhangi bir e-kitap sitesine girebilir veya sahaflarda kitap araştırması yapabilirsiniz. Araştırırken okuduğunuz yorum ve eleştirilerden mutlaka birinde kendinizi bulacaksınızdır. Bir, iki derken bir bakmışsınız ki listeniz epey kabarmış. İstek sırasına göre yazmış olduğunuz kitapları edindikten sonra sıra en zevkli kısma geliyor. Okumak! Her gün on sayfa kadar okunursa alışkanlık 21. gününde rutin bir eyleme dönüşür. (Bilim adamları öyle diyor valla) Hele ki kitap ağzınıza layık çıkmış ve tahmin ettiğiniz süreden daha hızlı bitmişse, üç gün etkisinden sıyrılmaya çalışıp dördüncü günde kendinizi aynı tür kitap araştırmasına girmiş halde bulabilirsiniz.
Hayal dünyanızdan öperim, sevgiler.

3 Temmuz 2015 Cuma

Wattpad Hakkında -Denek 202

Öncelikle yazıma Wattpad Nedir? sorusuna cevap vererek başlayacağım.

Wattpad, dünya genelinde kullanılan ücretsiz bir e-book uygulaması. İnternet aracılığıyla bilgisayarınızdan, tabletinizden veya telefonunuzdan bir mail adresi ve kullanıcı adıyla üye olarak binlerce ücretsiz hikaye okuyabilirsiniz. Okumuş olduğunuz hikayelere oy verip, yorumlar yapabilir ve kendi kütüphanenize istediğiniz hikayeyi ekleyebilirsiniz. Bunun yanı sıra kendinizde hikayeler oluşturabilirsiniz. 22 farklı kategoriyle hikayenizi ayrıştırabilir, dilediğiniz tür de yazabilirsiniz.
Üstelik bunların hepsi ücretsiz! 
Eğer kitap kurduysanız, ya da bu zamana kadar bir köşeye yazdığınız yazılarınızı artık gün yüzüne çıkarmak istiyorsanız siz de hemen üye olun!

DENEK 202:

Wattpad ağında yazdığım ikinci hikaye olan Denek 202 bilim kurgu kategorisinde yer alıyor. Şuana kadar dört bölüm yazdığım hikayem, Addy Ruso adında bir tıp öğrencisinin ağzından anlatılıyor. Hayatını eğitimine adamış bu genç ilk kez aşık olur. İronik bir aşktır bu. Gizem, şüphe ve tutku dolu kısa bir aşk.
Her şey yolunda giderken Dünya'ya türü tespit edilememiş bir virüs yayılır. Virüsü araştırmak adına Denetleme Merkezleri olan Fows'lar açılır. Addy Ruso insanlara yardım etmek için hayatının aşkını bırakır ve Fows'a gider. Fows bambaşka bir yerdir. Buraya getirilen insanlar virüsün etkisi altında kalıp mutasyon geçirmişlerdir. Bu öyle bir virüstür ki; insanı insanlıktan çıkarıp yeni bir tür oluşumunu sağlar. Addy Ruso gibileri bu yeni türün kökünü mü kurutacaktır, yoksa iyileştirmeye mi çalışacaktır?
Peki ya hayatının aşkı?



Hepsi ve daha fazlasını https://www.wattpad.com/user/BerrinKlc linkine tıklayarak profilimden ulaşabilir ve Denek 202'yi okuyabilirsiniz. Yorumlar bir yazar için çok önemlidir, bu yüzden ilgilenen kitap kurtlarım ve keşfedilmemiş yazarlarımı bekliyorum. 
Ben de bir hikaye oluşturmak istiyorum ancak ne yapacağımı bilmiyorum diyorsanız iletişim adreslerimden bana ulaşabilirsiniz. Memnuniyetle yardımcı olacağımdan emin olabilirsiniz.
Bu ülkenin daha fazla okur-yazara ihtiyacı olduğunu unutmayın ve yaratıcı olmaktan çekinmeyin! Sevgilerimle...




23 Haziran 2015 Salı

Bi Fincan Kahve, Bi Adet Kitap


Keyifli bir kitap okuma aktivitesini daha da keyifli kılan bir şey varsa o da okurken bir fincan kahve içmektir. Türk kahvesi olanından. Çifte kavrulmuş ve az şekerli olanından. Ihım neyse.
"Kahve mi? Yok ben çaykoliğim dostum\ya da şu içinde her şeyin ekstra olduğu kafam kadar bardakta fahiş fiyatlara satılan şeyi seviyorum diyorsanız, okurken "kahve" yerine o içeceğin ismini yerleştirin, ben kahve diyeceğim :)

Gün içinde rutin olarak belli bir saatte içtiğim kahvemi elbette kitap okuyarak şenlendiriyorum. Ama eğer benimle kahve içecek bir dostcuk varsa elbette karşısında kitap okuyarak saygısızlık yapmıyorum, yapmamda. 
Bugün de Teen Wolf'un yeni sezon bölümünü izleme heyecanı ile yanıp tutuşurken, bölümün sadece fragmanının olduğunu, bölümün Amerika'lardan buralara henüz teşrif etmediğini öğrenince büyük bir hayal kırıklığına uğradım. Bu moral bozukluğumu da Bi Fincan Kahve ve Bi Adet Kitap ikilisiyle geçirdim ve o anımı fotoğraflayarak en üste kondurdum.

Güzel şey kahve-kitap. Ama kitabın içinde aklını unutunca, soğuyan kahveyi içmek pek güzel değil...


Çifte kavrulmuş kahve olayını bilmeyenler için;

Çifte kavrulmuş türk kahvesi adı üstünde iki kez kavrulan kahvedir. Bir kez kavrulan ve tadına herkesin aşina olduğu 'açık' türk kahvesinden daha 'koyu', ve daha acıdır. Herkesin beğenmediği bir lezzeti olsa da kahve tiryakileri tarafından içilen, denememiş olanlar için de şiddetle önerilen bir aroması vardır. Eğer denemek isterseniz bir değişiklik yapıp kahvecinizden çifte kavrulmuşunuzu isteyebilirsiniz. Yapılış olarak açık türk kahvesinden farksızdır. Sadece köpüklü yapmak pek mümkün değildir.
Çifte kavrulmuşu "en lezzetlisinden" içmek isterseniz, eğer yolunuz düşerse İskenderun'da bulunan Tiamocosi adında ki kahveci dükkanından nefis çifte kavrulmuşunuzu kese kağıdı içinde nostaljik bir biçim de satın alabilirsiniz:)

Yazıyla ilgili herhangi bir görüşünüz var isa yorum bölümüne iliştirebilirsiniz.
Sorunuz var ise sayfanın altındaki iletişim bölümünden bana ulaşabilirsiniz!

21 Haziran 2015 Pazar

Dönüm Noktası Momo


Ne yazayım ne yazayım diye kara kara düşünürken, kitaplığımda duran, yıllaaaar yıllar önce okuduğum, hayatımın rotasını değiştiren romanı gördüm. Gözlerimi ayırarak "Aha"gibi kaba bir tepki verdikten sonra kitabı özenle elime aldım. Kitabın sayfalarında dolanırken küçük kağıtlara yazılmış notlar gördüm. Bu notlar 2009 yılında ablam tarafından yazılmış mizah dolu ve biraz da unutulmuş notlardı. Okudukça bir güzel duygulandıktan sonra fevkalade konum için kolları sıvadım.

"Yahu bir kitap nasıl hayatının rotasını değiştirebilir?" diyorsanız pekala değiştirdiğini, bununla birlikte okuma alışkanlığımı da kazandırdığını söyleyebilirim. Biraz kitaptan bahsettikten ve naçizane anımı anlattıktan sonra size de küçük bir önerim olacak.

Bu kitap Michael Ende'nin 1973 yılında yazdığı Momo adında bir kitap. Eser, Avrupa Gençlik Kitap Ödülü Şeref Listesine girmiş ve 38 dile çevrilmiştir.

"Momo, ya da zaman hırsızlarının ve çalınmış zamanı insanlara geri getiren çocuğun tuhaf öyküsü," olarak adlandırılıyor.
Evet kısaca kitabın konusu budur efenim!

Ben küçük bir çocukken bir çok yaşıtım gibi kitap okumaktan pek haz etmeyen, okuyunca sıkılan, sıkılınca "uykusu gelenlerdim." Yaşıtlarımın okumayı seven kısmı seviye atlayıp "teen" romanlara geçerken ben Pıtırcık Tatil'deyi henüz bitirememiştim. Uykum geliyordu çünkü(!)

Peki bu kitap hayatımı nasıl değiştirdi? Bendeniz okumayı nasıl sevdim?
ZAMAN GERİYE AKSIN O ZAMAN...

Bir gün şişko ve gözlüklü bir abla bize misafirliğe geldi. Elinde, bir poşet ve bir kutu vardı. Poşeti ablamla bana uzatırken "Size kitap aldım minnoşlar, bunlar okuncak ona göreee. Hı bide kurabiye aldım siz seversiniz" deyip sırıttı. Kitap mı? Minnoş mu? Bunlar saçma kelimelerdi benim için. Mühim olan şişko ablanın diğer elinde tuttuğu kurabiye kutusuydu.
Ablam, ona hediye edilen "Momo" adındaki kitabı hunharca okurken ben kurabiyeleri mideye indirmiş, bana hediye edilen 100 Temel Eserden falanca kitaba bön bön bakıyordum. Elbette okumayacaktım!
Bir sonra ki sene ablam üniversiteye gittiğinde yalnızlığıma küfürler ederek ardında bıraktığı eşyaları özenle karıştırma görevini üstlendim. Uzun karıştırmalarım sonucu elime ablacığımın hunharca okuduğu Momo'yu aldım. İlk sayfasını açıp kokladım. "Kitap kokusu bu kadar güzel miydi cidden?"
Okurken kendimi kitabın içinde kaybetmiştim. O an hissettiğim yalnızlık hissini baş kahraman Momo unutturmuştu. Herkesi dinliyordu bir kere. Adı çok ilginç ve tatlıydı. Kimsesizdi ve ben buna üzülmüştüm. Değişik bir tipti ve insanlara yardım etmeyi seviyordu. Tüm bunlar ve hikayenin geri kalanında ki zamanın öneminin fantastik bir kurguyla yazılmış olması beni kitaba bağlayan etkenlerdi. Zaten uçsuz bucaksız olan hayal dünyam bu kitapla daha da aralandı. Kitapta adı geçen kaplumbağa Cassiopeia'dan bile etkilenip bir kaplumbapa almıştım ve ona aynı adı koymuştum.
Momo karakterinin iyi bir dinleyici oluşundan etkilenip defterime onun adını koymuştum.
Ve o kitap bittikten sonra elime geçen her kitabı okudum. Okuduğum her kitapta da hayata farklı bir gözle baktım. O gün, bugündür okuyorum ve yazıyorum dostlar ve cidden çok iyi bir olay bu:)

Sizinde başınızdan bu tür bir olay geçtiyse zevkle dinleyeceğimden emin olabilirsiniz.Yorum bölümünde bekliyor olacağım.
Eğer henüz böyle bir deneyim yaşamadıysanız ve hatta okuma alışkanlığınız yoksa, size tavsiyem şunlardan ibarettir:
1-Kişiliğinize,
2-Ruh halinize,
3-İlgi alanlarınıza göre kitap seçin ve okuyun.

PEK DE ÖNEMLİ OLMAYAN BİR NOT: Momo adını verdiğim günlüğümün sayfaları bitti. Cassiopeia adını verdiğim bıcırık kaplumbağam öldü.




google-site-verification: googlecb64ffbd2229785a.html